Bazı insanların bazı şeyleri neden yaptığına akıl sır erdirmek zordur, yıllar önce Ermeni duduk ustası Suren Asaduryan ile röportaj yaparken neden bu enstrümanı seçtiğini sorduğumda bana gülerek cevap vermişti; “Gardaş sen onu seçmezsin, o seni seçer”.
Başak Yavuz ve Ceyda Özbaşarel Gülşen ile konuşurken aklımdaki ilk sorunun cevabını onlar konuşmadan bu sözleri hatırlayınca almış oldum, onlar bu projeyi seçmemişler o proje bu iki tatlı şarkıcı hanımı seçmişti. Üstelik sadece seçmemiş aynı zamanda onları sürükleyip götürmüştü.
Peki diyeceksiniz ki nedir bu proje, efendim gelin size anlatayım:
Aslen mimar olan ama müziğe gönül veren Başak Hanım ve aslen çevre mühendisliği okurken mühendisler için çevrenin pek de önemli olmadığını fark edip müziği seçen Ceyda Hanım Türkiye’de şarkı yazarlarını destekleyen ve yeni şarkılar yazılmasını teşvik eden bir proje için el ele vermişler. Üç seneden beri her yıl sezon içerisinde Kaset Mitanni de şarkı yazarlarının şarkılarını hem söyleyip hem çaldığı bir “Açık Sahne” yaratmışlar. Bazı şarkıcılara eşlik eden başka müzisyenler de olabiliyor. Ana akım ticari kaygıyla yapılan popüler şarkılardan farklı, stil ayırmayan, yarışma olmayan ve her meslekten insanlara açık bir şarkı yazarlığı projesi.

Başak Yavuz & Ceyda Özbaşarel Gülşen (Photo: Tunçel Gülsoy)
Bu tip projelerin Amerika’da Avrupa’da birçok örneği de var, Türkiye’de ise şimdilik sadece Açık Sahne var. Başak ve Ceyda bununla da yetinmemişler, bu şarkıcıları ve şarkıları Açık Radyo’da da kendi programlarında paylaşmışlar. O da yetmemiş, hem kendi konserlerinde topladıkları 10’ar liralar ile bir fon oluşturmuşlar hem de internet üzerinden bir fon toplayarak bir de albüm yapmışlar. Bu gibi durumlarda rahmetli babam “Fare deliğe giremeyince bir de kuyruğuna kabak bağlar öyle girmeye çalışır” derdi. Ama kabak da dahil her şey delikten geçmiş işte.
Albümde Başak ve Ceyda’nınki dahil on dört müzisyenden on dört şarkı var. Kimse kimseyi kıskanmadan müzikler çalınmış, Babajim stüdyolarında kaydedilmiş ve “things&records” tarafından da piyasaya sürülmüş. Projede çalan hiç kimse tek kuruş para almamış, hatta stüdyo bile üç paraya bu kaydı gerçekleştirmiş, tam bir imece işi, idealist, sıcak, paylaşımcı ve güzel, Türkiye’mizin bu günlerde en çok ihtiyacı olan şey, ruhu olan bir proje.
Proje bundan böyle de hem sahne hem konser hem radyo olarak devam edecek, yeni albümler yayınlanacak. Ancak bunun için Başak ve Ceyda’nın sizlerden bir isteği var. Lütfen projenin sosyal paylaşım ağlarındaki uzantılarını beğenin, tıklayın, konserlere gelin, albümleri satın alın ve çevrenizle paylaşın.
Öyküyü dinledikçe benim de ayranım kabardı, yahu ben de gelebilir miyim dedim, hatta bir şarkı da söyledim, “Bir Şarkısın Sen” öylesine aklıma da geliverdi, baktım sabırla dinliyorlar, söylediğim şarkının bana ait olmadığını bildikleri halde sesimi kesmiyorlar, bu albümde emekli bir müzisyenin parçası vardı, gelecek albümde benim de bir şarkım olur inşallah.
Bazı insanlar hiç durmadan karanlıktan şikayet ederler, bazı insanlar ise her fırsatta karanlığa karşı bir mum yakarlar, yaşam seçeneklerden ibarettir, içinizdeki iyilik kurdunu da kötülük kurdunu da besleyebilirsiniz, asıl soru şu, siz neyi seçiyorsunuz.
Güzelliği seçen bu iki güzel hanımdan hepimizin öğreneceği çok şey var arkadaşlar.