Chick Corea: The Musician
Concorde Records – (2017)
Chick Corea (p, keyb)
Stanley Clarke (b) (CD1#1-2)
Lenny White (d) (CD1#1-2)
Frank Gambale (g) (CD1#1-2, CD3#6-7)
Gary Peacock (b) (CD1#3)
Brian Blade (d) (CD1#3-5)
John McLaughlin (g) (CD1#4-5)
Kenny Garrett (s) CD1#4-5)
John Patitucci (b) (CD1#4-5, CD3#6-7)
Bobby McFerrin (vo) (CD1#6-7)
Gary Burton (vib) (CD2#1-2)
Ilmar Gavilán (vi) (CD2#1-2)
Melissa White (vi) (CD2#1-2
Juan Miguel Hernandez (viola) (CD2#1-2)
Gayle Moran Corea (vo) (CD2#2)
Paul Wiancko (çello) (CD2#1-2)
Wallace Roney (tp) (CD2#3-4)
Gary Bartz (s) (CD2#3-4)
Eddie Gomez (b) (CD2#3-4)
Jack DeJohnette (d) (CD2#3-4)
Concha Buika (vo) (CD2#5-6)
Carles Benavent (b) (CD2#5-6)
Jorge Pardo (s, flt) (CD2#5-6)
Niño Josele (g) (CD2#5-6)
Jeff Ballard (d) (CD2#5-6)
Marcus Roberts (p) (CD3#1-2)
Wynton Marsalis (tp) (CD3#1)
Herbie Hancock (p) (CD3#3-5)
Dave Weckl (d) (CD3#6-7)
Eric Marienthal (s) (CD3#6-7).
CD1
Return to Forever Unplugged
1.Captain Marvel
2.Light as a Feather
Chick Corea Trio
3.I Hear a Rhapsody
Five Peace Band
4. Spirit Rides
5. Special Beings
Chick Corea & Bobby McFerrin
6. I’ve Got the World on a String
7. Spain
CD2
Chick Corea & Gary Burton (Harlem String Quartet)
1. Overture
2. Your Eyes Speak To Me (feat. Gayle Moran Corea)
From Miles
3. If I Were A Bell
4. Nefertiti
Flamenco Heart
5. Zyryab
6. Mi Niña Lola
CD3
Chick Corea & Marcus Roberts Duet
1. CC’s Birthday Blues (feat.Wynton Marsalis)
2. Caravan
Chick Corea & Herbie Hancock Duet
3. Hot House
4. Dolphin Dance
5. Cantaloupe Island
The Chick Corea Elektric Band
6. Ritual
7. Silver Temple
Küçükken çok severdim doğum günü kutlamalarını. Kendi doğum günüm yaklaştıkça da beni değişik, başka bir heyecan sarar, o günün nasıl geçeceği hakkında kafamda türlü şeyler canlandırır, ben dahil herkesin hayatında yer edecek bir gün olması için kendimce planlar, hayaller kurardım. Yakınlarımın yanında çok sevdiğim arkadaşlarımın da benimle birlikte bu güzel günü paylaşacağı düşüncesi mutlu ederdi. E hediyeleri de unutmamak lazım tabii! Zamanın süper kahramanları ile dolu oyuncakların birisinin gelip diğerinin gideceği bir doğum günü, her doğum günü, kafamın bir kenarında köşesinde vardı hep!
Ama artık ‘hayatın cilvesi’ mi dersiniz ya da ne dersiniz bilemiyorum, yukarıda anlattığıma denk olarak sanırım bir ya da iki doğum günü yaşadım. Yıllar geçtikçe yaşlanmanın ya da daha nazik bir tabir ile “yaş almanın” gelen hediyelerin önemini geçtiğini anladıkça, çoğu şeyin de değişerek kendini yenilediğini gözlemledim. Arkadaşların, tanıdıkların sayısı azaldı, oyuncaklarla bezeli hediyeler yerlerini giyim, kuşama ve kitaplara bıraktı. Değişmeyen tek şey, sevdiğim insanların telefonla aramadan mesaj ile bile olsa yanımda olma arzusu oldu.
30 yaşındayım ve Eylül ayı başında 31 yaşına gireceğim. Doğum günlerinin herhangi bir şey ifade edip etmediğini, ya da en azından iyi bir şey olup olmadığını rahatlıkla sorgulayacak kadar yaş aldığımı düşünüyorum. Aradan 40-45 sene geçtikten sonra da nasıl bir doğum günü planlayacağımı bilmiyorum, ancak yarattığı müzik ile jazz’ın belki de her çeşidine (hatta jazz’ın dışındaki diğer müzik tarzlarına da) katkısı olan Chick Corea’nın 70. yaşını kutladığı doğum gününü sadece kendisi ve ailesinin değil, dünyada jazz’a gönül veren herkesin öyle kolay kolay unutamayacağı bir şekilde kutladığını söyleyebilirim.
2011 yılında dünya jazz’ının nabzının attığı New York’un en önemli kulüplerinden Blue Note’daki “3 haftalık ikameti” ile öncelikle tüm şehrin ve sonrasında da tüm jazz severlerin ilgisinin New York’a çeken Chick Corea, 19 Ekim 2016 tarihinde bu hayattaki 75. yılını unutulmayacaklar arasına sokarak jazz müziğinin belki de mihenk taşları sayılabilecek müzisyenleri ile Blue Note’daki “2 aylık” misafirliğine daha görkemli bir şekilde başlıyordu. İşin güzel tarafı ise, Chick Corea’yı Chick Corea yapan her türlü notayı yolu New York’a düşen tüm müzikseverlerin duyabilmesi oldu. Jazz standartları mı istiyorsunuz? İspanyol esintileri ile bezeli flamenko ateşinin sizi sarmasını ya da karmakarışık gibi gözüken fusion jazz’ın aslında ne kadar da net, anlaşılır olduğunu ve dinleyeni kendisine nasıl çekebildiğini mi düşünüyorsunuz? Chick Corea, buna benzer tüm soruların cevabını 2 ay boyunca kendisine bu uzun yolculukta kendisine eşlik edip yanından ayrılmayan 27 arkadaşı ile birlikte veriyordu.
“The Musician”, bu 2 aylık uzun yolculuğun, 48 konserin ve 15 farklı grup kombinasyonunun içinden seçilen 10’unun oluşturduğu gerçek bir doğum günü albümü olarak hafızalara kazınıyor. Albümün ve özellikle bu doğum günü organizasyonunun en etkilendiğim yanı ise, Chick Corea’nın dostlarına sadece birkaç telefon görüşmesi sonrası ulaşabilmesi ve canlı performanslara öncesinde kısa bir prova ile hazırlanmaları oldu. “Öğlen prova, akşam performans” düzeninde hazırlanan albümü detaylı olarak dinleyen müzikseverler, çoğu parçanın önceki yıllardaki icralarından çok büyük bir farkı olmadığını (2012 tarihli “Jazz à Vienne” Bobby McFerrin & Chick Corea – Spain düeti) kolaylıkla ayırt edebilir ve bu şölen tadındaki 2 ayda Blue Note’daki konserlerin ne kadar rahat ve zevkli geçtiğini tahmin edebilirler. Parça seçimlerinin ve hazırlıklarının özenle yapıldığı bu 4 saatlik jazz ziyafetinde Corea’nın Miles Davis’e saygı duruşu niteliğindeki “Nefertiti” ve “If I Were A Bell , 71’de Stan Getz’in grubunda çalarken kurduğu ünlü jazz fusion grubu Return To Forever’dan “Captain Marvel”, ve her müzikseverin her zaman karşılaştırmalar yaptığı Herbie Hancock ile en iyi duo jazz örneklerinden birini duyabileceğimiz “Dolphin Dance” ve “Cantaloupe Island” gibi unutulmazlarla tekrar buluşacağız, bir yandan eskileri yad edilirken diğer yandan yeni nesile jazz’ın tarihçesinde bulundukları noktaya nasıl gelindiğine dair iyi bir örnek olarak bu albümü göstereceğiz.
Örneğine az rastlanabilir bu albümü kaçırmamanızı ve rafınızda özel bir yer ayırmanızı öneririm.
Ha bu arada meraklısına: Blue Note’taki 75. yıl doğum günü konserleri 19 Ekim – 11 Aralık 2016 tarihlerinde gerçekleşti ama Chick Corea, 12 Haziran 1941 Chelsea Massachusetts, Amerika Birleşik Devletleri doğumlu.
Dolayısı ile Corea’nın doğum gününü gerçek anlamda kutlamamız için vaktimiz var!