Eren Coşkuner: “Respective”
Esen Müzik (2018)
Tüm beste ve düzenlemeler: Eren Coşkuner
Kayıt: Tritone Stüdyo Los Angeles,CA,USA
Kayıt Mühendisi: Talley Sherwood
Kayıt Tarihleri: 16/17/18 Şubat 2018
Mix:Alp Turaç, Das Studio, Antalya
Mastering: Pieter Snapper, Babajim Studios and Mastering, İstanbul.
Albüm Kapağı: Eren Coşkuner
Grafik Tasarım:Berat Kösemen
Eren Coşkuner (Flute,Alto Flute,Bass Flute,Fx)
Dennis Hamm (E.Piano,Keyboard,Synthesizer)
Mike Miller (g)
Dan Lutz (b)
Chaun Dupre Horton (d)
Katisse Buckingham (sax)
1. Assistant
2. Emotional Quotient
3. Love Feel
4. Panic
5. Grandmother’s Clock
6. Electronic Times
7. Life of Indistinct
8. Imagine
9. Perpetual Motion
2013 yılında Gri Plak etiketi altında Türk jazz tarihindeki “ilk jazz flüt albümü” olan “The Long Way”i dinleyicilerle buluşturan, nevi şahsına münhasır bir enstrumanı gerçekten de özel bir müzik ile birleştirerek yıllar sonra dahi örnek olarak gösterilebilecek özel bir albümü müzikseverlerin beğenisine sunan (albüm çıktığında açıkçası kaç kere döndürerek dinlediğimi de hatırlamıyorum!) Eren Coşkuner, ikinci albümü “Respective”de The Long Way’in kendisine açtığı yolda doğrultusunu fazla da değiştirmeden, bu sefer de fusion kayığına binerek büyük slalomlarla dinleyicilerin akıllarına giden yolu bulmuş gibi gözüküyor.
The Long Way’de ülkenin en önemli caz müzisyenlerinden Ercüment Orkut, Eylem Pelit, Şenova Ülker ve Ediz Hafızoğlu ile çalışarak sağlam bir başlangıç yapan Eren Coşkuner, “Respective” için Los Angeles’a giderek çalışacağı sadece üç müzisyenle yapacağı albümün daha ilk saniyesinden itibaren fusion kokacağı garantisini dinleyicilere veriyordu: Thundercat, Greg Howe ve Virgil Donati’ye yaptığı çalışmaları ile hatırlanan Dennis Hamm; Chick Corea, Vital Information, Vinnie Colaiuta, Quincy Jones, Brand X, gibi önemli müzisyenlerin ve grupların albümlerinde yer alan gitarist Mike Miller; ve Macy Gray, Jessica Simpson, Natasha Bedingfield ve Tal Wilkenfeld ile çalışmaları ile artık R&B + Fusion veteranı olarak görülen davulda Chaun Dupre Horton.
Hareketli “Emotional Quotient”, “Imagine” ve “Electronic Times”ın yanında birincilik kürsüsünde taktığı 1980’ler madalyasının diğer yüzünü de “Love Feel”, “Panic” gibi olgun parçalar oluşturuyor. “Respective” ile birlikte attığı adımlarını, Miles Davis’in ‘Nefertiti’ albümü sonrası jazz’ın kabul gören, geleneksel yolundan çıkıp kendisini daha farklı yönlerde geliştirmesine benzettiğim Eren Coşkuner, ilk albümünü dinledikten sonra geleneksel jazz dağının arkasına saklanan ve oradan çıkmak istemeyen benim gibi müzikseverlerin de akıllarını çeleceğe benziyor.