Birçok farklı projede bas gitarist olarak yer almanın yanı sıra geçtiğimiz yıllarda jazz fusion grubu Cazzip Project ile de adından söz ettiren Türkiye’nin önde gelen bas gitaristlerinden Erhan Ertetik ilk solo projesi “Dududa”yı bizlerle buluşturdu. Erhan Ertetik’in hem bas hakimiyetini hem de bestecilik yönünü yansıttığı 4 besteden oluşan “Dududa”ya, piyanoda Nevzat Yılmaz; davulda Volkan Öktem, Ersin Gülseli ve Cengiz Tural; klavyede Berkan Kaya; gitarda Cem Çatık; perküsyonda Ali Emre Algır ve vokallerde Duru And eşlik etti. Ertetik, albümün duygu yoğunluğu yüksek bestesi “Fretless Words”ü yakın yakın zamanda aramızdan ayrılan Türkiye’nin en önemli bas gitaristlerinden biri olan İsmail Soyberk’e ithaf ediyor. Albümün yolu açık olsun ve umarım en kısa zamanda lansman konserini izleme şansımız olur.
Öncelikle müzik hayatın nasıl başladı? Ailende müzisyen ya da müzikle ilgilenen kişiler var mıydı? Basgitarla nasıl tanıştın?
Aslında ailede rol modelim ağabeyim Burak Ertetik, o ne yaptıysa ben de yapmaya çalıştım. Basketbol oynadı, basket oynamaya başladım; davul çalmaya başladı, müziğe olan ilgim başladı. Basgitarın farkına varmam ise lise dönemlerimde dinlediğim bir pop albümüyle oldu. Bir enstrüman sesi beni çok etkilemişti ve basgitar olduğunu öğrendiğimde ilgim başlamış oldu aslında. Sonra da ağabeyim bana büyük sürpriz yaparak ilk basgitarımı aldı ve yolculuğum başlamış oldu.
Mersin Üniversitesi Psikoloji Bölümü mezunu olduğunu biliyorum. Psikoloji okumak senin hayatına nasıl bir katkı sağladı?
Evet, lise yıllarında felsefe ve psikolojiye çok ilgili bir öğrenciydim. Hocalarım sınavlara almazlardı beni o derece yani:) Liseden sonra psikoloji okumak istedim ve Mersin Üniversitesi’nden mezun oldum. Ama Galatasaray Felsefe de okumak isterdim o içimde kalmış ayrı bir konu. Psikoloji mezunu olmak insanın hayatına gerçekten harika dokunuşlar, etkiler bırakıyor. Özellikle doğasında yaratıcılık, insan ilişkileri olan müzik dünyası ve ilişkileri anlamında bana olumlu katkıları çok fazla oldu. Özellikle ülkemizde sanatçı olmanın zorluğunu hepimiz biliyoruz! Psikolojinin bu noktalarda beni gerçekten ayakta tutmayı başardığına inanıyorum
Müzik eğitimin boyunca hangi hocalarla çalışma şansı yakaladın?
Çok değerli hocalarım oldu bu serüvende, olmaya da devam ediyor. İlk önce sevgili Raci Pişmişoğlu ile çalıştım. Daha sonra Modern Müzik Akademisi öğrencisi olarak orada sevgili Eylem Pelit basgitar hocam oldu. Aslına bakarsanız müzik hayatımdaki kırılmanın armoni öğrenmeye başlamakla olduğunu söyleyebilirim. Bu noktada canım hocam Güç Başar Gülle’nin harika dokunuşlarıyla müzik hayatımın çok fazla renklendiğini rahatlıkla söyleyebilirim. Bunun yanında bas virtüözü Dominique DiPiazza ile kısa bir çalışmam oldu.
Aynı sahneyi paylaştığım müzisyenlerden de çok şey öğreniyorum, müzik bir paylaşım. Sahne üzerinde ya da öncesi-sonrası muhabbetlerde kahve içerken bile müzik konuşmak benim çok hoşuma giden bir aktivite.

Erhan Ertetik (Photo: Oktay Bingöl)
Albüm süreci nasıl gerçekleşti? Albümünü etkilediğini düşündüğün bir sound ya da müzisyen/müzisyenler var mıdır?
Uzun yıllardır hayalini kurduğum bir projeydi aslında. Bazen yetersiz hissetmek, bazen yaşam yoğunluğu sebebiyle ertelediğim solo albümümü çok değerli müzisyen dostlarımla harika bir kayıt süreci sonrası dinleyicilere sunmak harika bir duygu. Farklı yıllarda yaptığım bestelerden oluşan bir albüm oldu. Her insan hayatında kırılmalar, değişimler yaşar her anlamda. Benim de bu noktalarda bestelediğim kompozisyonlar var Dududa’da. Hem mental olarak değişikliklerin olduğu hem de müzik anlamında farklı kişilerden etkilendiğim bu dönemlerden farklı tarzlarda besteler çıktı tabii. Ama genel olarak fusion benim çalmak istediğim ve etkilendiğim en önemli tarz, albümde de bunun etkilerini görebiliyoruz. Özellikle Matthew Garrison, Junior Braguinha, Hadrien Feraud beni en çok etkileyen isimlerin başında geliyor.
Bu çalışmada besteci ve solist olmanın yanında aranjör olarak da yer alıyorsun. Parçaları düzenlerken özellikle planladığın bir kurgu var mıydı?
Aslında ilk notaya karar verdiğiniz an aranje yönü başlamış oluyor kompozisyonun. Bir bas albümü olması nedeniyle basın dominant olduğu bir albüm oldu; ancak her partiyi basgitara vermek istemedim açıkçası. Albümü dinleyenler her parçada solo olmadığını da görürler. İkinci albümün kayıtları da bitmiş durumda, aynı yaklaşımla yaptım diğer kompozisyonları da. Biraz değişiklikler var tabii ikinci albümde, yine bir ballad var ve kayıt esnasında sadece kendimi müziğin akışına bırakarak kök sesleri çaldığım bir aranje oldu. Bunun yanında 8-9 kanal sadece basın olduğu, perküsyon ve davulun eşlik ettiği bir aranjman da var, değişik yaklaşımlar işte:)
Albümü birbirinden değerli müzisyenlerle birlikte kaydettin. Sence onların senin müziğine olan katkıları nelerdir?
Evet, bu konuda çok şanslıyım çünkü hayranı olduğum, çalmaktan mutluluk duyduğum müzisyenlerle kaydettik albümü. Genelde bu müziğin içinde olan, tarz olarak aynı şeylerden beslendiğim müzisyenlerle çalışınca net olarak kafamdaki müziği aktarmama büyük katkıları oldu. Önemli tavsiyeleriyle ve performanslarıyla büyük katkıda bulundular. Canım dostum Berkan Kaya ile birlikte Dududa’nın aranjmanını tamamladık örneğin.
Albümde iki tane up tempo, iki tane de ballad yer alıyor. Parçaların albüm içindeki dinamik dengesini nasıl kurdun?
Daha önce söylediğim gibi ikinci albümün kayıtlarını da bitirdik bu kayıt sürecinde ve bunların içinden parçaları seçmek biraz beni zorlasa da duygusal geçişleri anlamında birbirini dengelemesini istediğim dört parçayı seçtim ilk albüm için. Bunu yaparken de en önemli dinamik, o besteleri yaparken yaşadığım duygusal yoğunluk ve anlatmak istediklerimdi. Bu nedenle albümün farklı hikayeler, duygular içerdiğini düşünüyorum.
Albüm 4 parçadan oluşuyor. Bu eski usulde bir kasetin A yüzü mü? Eğer öyleyse B yüzünü ne zaman dinleyeceğiz?
Tam olarak öyle. Harika bir müzisyenle röportaj yapmak başka oluyor tabii:) B yüzü biraz yaptığım planlamanın gerisinde kalacak gibi ama şu an ilk planım harika bir lansman yapmak. Albümün yanı sıra çok önemli bas virtüözlerinin parçalarını çalacağımız, harika müzisyenlerin eşlik edeceği bir lansman planı içerisindeyim şu an. Sanırım ocak ayında bu güzel konser ile dinleyicilerle buluşacağız.
Albüme adını veren Dududa parçasında yer alan vokallerden bahseder misin? Bu parçada kullandığın insan sesi senin için bir efekt mi yoksa birer enstrüman mıdır?
Bodrum’da yaptığım bir beste Dududa. Önce bassline ortaya çıktı sonra melodiyi yazdım. Berkan’la beraber üzerinde çalışırken melodiyi unison söylemek istedi ve harika da oldu. İnsan sesi dünya üzerindeki en etkileyici şey bence, buna en yakın ise perdesiz enstrümanlar diye düşünüyorum. Bu nedenle soruna cevap olarak kesinlikle enstrüman. Kendi Youtube paylaşımlarımda da bazı melodileri unison seslendirdiğimi görebilirsiniz, böylece hem benim hem de dinleyiciler için daha etkileyici olduğuna inanıyorum. Albümde Berkan Kaya ve Duru And harika sesleriyle katkıda bulundular. Eğer utangaçlığımı atarsam belki ikinci albümde ekleyeceğim parçalarda bir sürpriz olabilir:)
Uzun zamandır sahnede olan bir müzisyen olarak ilk defa kendi projeni gerçekleştirmek, kendi bestelerini dinleyiciye sunmak sana neler hissettirdi?
Dediğin gibi uzun zamandır sahnedeyim, çok büyük kalabalıklara çaldım ve çalmaya devam ediyorum. Her sahne ayrı bir heyecan ama bir projede yer almak ya da kendi projeni çalmak tarif edilemeyecek derecede heyecanlı. Sideman ya da frontman olmanın getirdiği sorumluluklar farklı, bu nedenle sahne üzerinde yaşadığın hisler, psikolojik süreçler ve dinamikler birbirinden çok farklı oluyor. Sideman olarak on bin kişiye çalmakla, frontman olarak 10 kişiye bile çalmak benim için aynı etkide. Yani bir projenin solisti olmak beni inanılmaz heyecanlandırıyor. Bunu Cazzip Project ile yaşamaya başladım, birlikte kurduğumuz ve güzel sahnelere, bestelere imza attığımız bir gruptu. Şimdi kendi albümümde bu güzel hisleri yaşamaya devam ediyorum.
Kayıt süreci benim her zaman en sevdiğim kısımlardan biridir. Dududa’yı kaydederken unutamadığın bizimle paylaşmak istediğin anlar var mıdır?
Çok eğlendiğimiz bir kayıt süreci oldu özellikle Berkan ve Cengiz çok komiktir, çok güldürdü bizi. Aramızda da birçok müzisyen atışması oldu tabii bu süreçte ama özellikle albüm sonrası yaptığımız röportajlarda özellikle Cengiz çok eğlenceliydi:)
Önümüzdeki günlerde albüm lansmanı gerçekleşecek mi? Biz de sabırsızlıkla bekliyoruz.
Evet güzel bir lansman ve müzisyen feat.’leriyle dolu bir konser vermek istiyoruz, bunun hazırlığı içerisindeyiz. Albümün yanı sıra dünyaca ünlü bas virtüözlerinin parçalarının da çalınacağı bir konser olacak. Eğer bir aksilik olmazsa ocak ayının ortasında görüşmek üzere;)
https://www.instagram.com/erhanertetik/
https://www.facebook.com/erhan.ertetik.9/
https://www.erhanertetik.com