Francesco Turrisi: “Fotografia”
Diatribe Records – (2011)
Francesco Turrisi (p)
Claus Kaarsgaard (b)
João Lobo (d)
1. Attaccati li Tricci
2. Fotographia I
3. Pensierino I, In Mille Pezze
4. Luzia
5. Pensierino II, Sono L’uomo Ombra
6. Pensierosa (for Helen)
7. Pensierino III, Rimorso
8. Alla Carpinese
9. Pensierino IV, Formicai
10. Lachrimae (For My Father)
11. Pensierino V, Scarabocchio
12. Pensierino VI, il Lago Fantasma
13. Fotografia II
14. Pensierino VII, Verso il asso
15. Attaccato li Tricci II
Jazz Dergisi olarak sizlere güncel ve gözler önünde olan jazz albümleri hakkındaki düşüncelerimizi sunmaya tabii ki devam edeceğiz, ama ara sıra, bu yazı ile birlikte başlayacağımız gibi, sizlere önceden ismini duymadığınız, kenarda köşede kalmış fakat sıkıca parlattığımızda gözlerinizi kamaştıracak altın bir lamba misali müzikler yaratan jazz müzisyenlerini, albümlerini, ve bu albümleri biz dinleyicilere buluşturan plak şirketlerini de tanıtmaya çalışacağız.
2007 yılında genç müzisyenler saksofonist Nick Roth ve davulcu Matthew Jacobson tarafından Dublin, İrlanda’da kurulan “Diatribe” jazz, elektronik ve bu iki müziği birleştirerek bir ahenk yaratmaya çalışan bir oluşum. Bünyelerinden yükselen 20’nin üstünde albüm ile bence bağımsız bir kurum olmaktan çıkıp İrlanda’ın bu müzik dallarında en iyi bilinen plak şirketlerinden biri olmuş.
Temiz, taze, berrak ve dinleyiciyi ilk notasından kendisine bağlayıp aradan geçen 30-35 dakikadan sonra dahi bünyemizi sarıp sarmaladığı, yarattığı “simyadan” çıkarmayan müzisyenleri, grupları yakalamak ve peşlerinden koşarak yaptıkları işleri yakından takip etmek çok hoşuma gidiyor. Selanik ziyaretimde tanıştığım Martha Mavroidi için durum böyle idi, ve sanırım 2011’de Diatribe’dan çıkardığı 2. stüdyo albümü “Fotografia” ile piyanist Francesco Turrisi de sıkı takibime alacağım müzisyenler arasına girecek.
Müzik otoriteleri, Francesco Turrisi’yi “bir müzik simyacısı” olarak nitelendiriyor. 1977 Torino, İtalya doğumlu piyanist, 1997 yılında doğduğu topraklardan ayrılarak Lahey, Hollanda’daki “Royal Conservatory of The Hague”a jazz piyano okumak için gidiyor. Burada aldığı sıkı eğitimi yüksek lisans ile taçlandıran Turrisi’nin okul yıllarından sonra kurduğu projeler ile Avrupa’nın bir çok ülkesinde festivallere katılmış ve hatta Early Music/Renaissance genre projesi “L’Arpeggiata” ile ülkemize de uğramış. “The Taquin Experiments” isimli projesi ile de contemporary jazz ve early music genre’larında verdiği örnekler ile tanınırken, diğer yandan da müzikal açıdan zenginliğini paylaştığı farklı gruplar, müzisyenler ile (Bobby McFerrin, Nils Landgren, Wolfgang Muthspiel, Lucialla Galeazzi, Yurodny), sadece salt bir jazz piyanisti olmaktan çıkıp, yaratıcılığın sınırlarını zorlayabileceğini herkese gösteriyor.

Francesco Turrisi (Photo: internet/unknown)
“Fotografia”da Turrisi, pensierino’larını, ya da İtalyanca’daki anlamı gibi kafasındaki “düşünceleri” albümün temeline adeta sonrasında şaheserini ortaya çıkaracak bir ressamın eskizleri” gibi yaymış. 7 bölümden oluşan bu parça serisinde piyanistin kalbinde yarattığı ve en ince ayrıntısına kadar detaylı olarak işleyerek her düşünce gerek “Pensierino III, Rimorso” ve “Pensierino VI, il Lago Fantasma” daki gibi geleneksel, gerekse “Pensierino V, Scarabocchio” ve “Pensierino IV, Formicai” daki gibi çağdaş ve karanlık bir dil ile dinleyiciye aktarılmaya çalışılıyor.
Pensierino’ların dışında albümde kulağa yakın gelen, lirik gücü yüksek ve Turrisi’nin dinleyicinin hayal güçlerinin sınırlarını yoklatmak istediği diğer parçalar arasında sanırım en çok ses getirebilecek olan ve bence Turrisi’yi rahatlıkla benimseyebilmek için döndüre döndüre dinlenmesi gereken parça, babasına ithaf ettiği Lachrimae (For My Father) oluyor.
Enrico Rava, Stefano Bollani, Roberto Gatto gibi Italyan jazz müziğinin devlerinin yanında parlak ışığı ile göz doldurabilecek olan Francesco Turrisi’nin Diatribe için kayıt altına aldığı barok ve Akdeniz ezgili esintilerinin yanında yer yer İtalya kokan “Fotografia”nın dinlendikçe akıllarda daha da sağlam bir yer edeceğini düşünüyorum.